Elazığ'ın güneydoğusunda yer alan kırsal bir bölgede geçen hafta sonu meydana gelen otluk yangını, bölge halkını ve çevre illeri alarma geçirdi. Yangın, yüksek hava sıcaklıkları ve rüzgarlı hava koşulları nedeniyle hızla yayıldı. Olay yerine intikal eden itfaiye ekipleri, alevlerin kontrol altına alınması için yoğun bir mücadele sergilediler. Yangının söndürülmesi, hem ekiplerin özverili çalışmaları hem de yerel halkın yardımlarıyla mümkün oldu.
Yangının başlangıç noktası, Elazığ şehir merkezinin 15 kilometre uzağındaki Demirtaş köyü yakınları olarak tespit edildi. İlk belirlemelere göre, tarım arazilerinde yapılan anız yakma işlemlerinin neden olduğu düşünülen bu yangında, alevler rüzgarın da etkisiyle kısa sürede geniş bir alana yayıldı. Bölgedeki otluk alanları, özellikle yaz aylarında kuru ve yanıcı hale geldiği için Risk faktörü oldukça yüksekti. Yangının başladığı andan itibaren vatandaşlar, dumanın yükseldiğini görerek durumu yetkililere bildirdi. Teknik ekipler, yangının hızlıca kontrol altına alınabilmesi amacıyla yangın helikopterleri ve arazözlerin yanında yerel itfaiye ekipleriyle birlikte çalıştılar.
Yangınla mücadele eden ekipler, zorlu arazi koşullarına rağmen başarılı bir operasyon gerçekleştirerek alevlerin daha fazla yayılmasını engellemeyi başardı. Elazığ Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanlığı'na bağlı ekiplerin yanı sıra, yangın söndürme çalışmalarına gönüllüler de katıldı. Yerel halk, su tankları ve molalar vermeden alevlere müdahale ederek itfaiye ekiplerine destek oldular. Ekiplerin gece boyunca süren çalışmalarının ardından yangının kontrol altına alındığı duyuruldu. Elazığ Valiliği, olayla ilgili incelemelerin devam ettiği ve yangının tamamen söndürülmesi için gerekli önlemlerin alındığı bilgisini paylaştı. Yangının söndürüldüğü anların haber alınmasının ardından bölgede bulunan çiftçiler, tarlalarının zarar görmemesi için daha dikkatli olmaları gerektiğinin altını çizdiler.
Elazığ'daki bu yangın olayı, bir kez daha doğa kaynaklı felaketlere karşı alınması gereken önlemlerini gündeme getirdi. Çiftçilerin anız yakma gibi uygulamalara son vermesi gerektiği ifade edilirken, uzmanlar, bu tür uygulamaların değil, sürdürülebilir tarım yöntemlerinin benimsenmesi gerektiğini vurguladı. Yangın sonrasında yapılan değerlendirmelerde, yerel ve ulusal seviyede daha fazla eğitim ve bilinçlendirme çalışmasına ihtiyaç olduğu belirtildi. Bu sayede, gelecekte yaşanabilecek olası yangınların önüne geçilebileceği ifade ediliyor.
Yangının söndürülmesi ile birlikte bölgede nefes alan halk, yaşanan bu korkulu anların ardından derin bir nefes aldı. Ancak yangının etkilerini yok etmek ve yeniden eski haline dönebilmek zaman alacak. Elazığ, geçmişte de birçok kez orman yangınlarıyla karşı karşıya kalmış bir il olarak biliniyor; bu nedenle, bu tür olayların tekrarlanmaması adına yetkililerin ciddiyetle çalışmalarına devam etmeleri bekleniyor.
Son olarak, Elazığ’da yaşanan bu otluk yangını, bireysel güvenlik ve doğa bilinci konusunda önemli dersler verdi. Herkesin dikkate alması gereken bu önemli sorun, sadece Elazığ için değil, Türkiye genelindeki tarım alanları için de geçerli. Yangınlar, hem doğal yaşamı tehdit ediyor hem de insan hayatını tehlikeye atıyor. Bu sebeplerle, yangın öncesi ve sonrası alınacak önlemler, kurumsal iş birliği ve halkın bilinçlendirilmesiyle birlikte çok daha etkili bir şekilde gerçekleştirilebilir.